Hayat çok basit aslında!
Bununla söylemeye çalıştığım şey ,bu basitliğin sadece kimi güçler tarafından maskelenerek zor ve imkansız hale getirildiğidir.Dünyayı ve dünyanın gidişatını anlamak için Atom Mühendisi ya da bir Bilim adamı olmanıza gerek yok.
Anlamanız için sadece fark etmeniz gerekir.
Yaşadığınız Toplumu, dünyayı size verilenleri ve alınanları takip edip anlamaya çalışmanız gerekir.
En önemlisi de verilen hayatı olduğu gibi kabul etmemeniz ve kendi varlığınızı ortaya koyarak yaşamanız gerekir.Tabii en önemlisi de kendi varlığınızdan utanmadan.
Bakıyorum da kimler kimler nerelerde ne işler yapmaktalar.Bu durumlara sinirleniyoruz zaman zaman ve adalet kavramını sorguluyoruz.Oysa Düzen denilen şey doğru olan ya da başarıyı içeren birşey değildir.Düzen ve Gücü elinde bulunduranların %80’i hak etmiyor bulundukları yerleri.Çünkü bu düzen ve dünya adalet, doğruluk,dürüstlük ya da çok çalışma üzerine kurulu değildir.
Peki Neyin üzerine kuruludur?
Tabii ki de sömürünün ve adaletin çalınması üzerine kurulu bir yapı söz konusu.
Söz konusu olan sizin hayata verdiğiniz emek değildir.
Sizin Hayata ne kadar kazık atabildiğiniz ve insanları nekadar dolandırabildiğinizdir.
Çok pesimist duruyor bu cümleler, hatta çoğu eleştirmenlere göre farklı boyutlara çekilebilir söylediklerim ama otorite kabul etmiyorum bu anlamda.Çünkü ben bir birey olarak yaşadıklarımı ve benim gibi yaşayanların sesini dile getiririyorum sadece.Yani ne olursa olsun çok da umrumda değil.
Umrumda olan tek şey sesimi yükseltebilmek.
Sanal kalmayan sesime sahip çıkmak.
Yoksa kendi kendine bıdı bıdı şeklinde herkes gibi konuşup durucam.
Buralarda Konuşanı hele hele de doğruyu bıçak gibi söyleyeni sevmezler.Çünkü bunu yapan insan birşeylerin farkındadır ve tehlike alarmının yanmasına neden olur.Bu durum İyi değildir çünkü kolay kolay yönetilebilecek biri olmadığınızı gösterir! Ya da başka bir cümle ile sizin üzerinizden kolay kolay geçinilemeyeceğini gösterir.
Ama lüks bir yaşam ve üstlerde olmak istiyorsanız aklınızın çalışması daha doğrusu bazı etik değerlere sahip olmanız bir de “doğrucu Davut” gibi davranmanız kabul edilemez bir durumdur.
Sizde onlar gibi olur onların yollarından oyunu oynarsanız kazanan taraf olabilirsiniz.
Bunun için politik ve iki yüzlü olmak da yeterlidir.
Mesela çok çalışmayacaksınız, mümkün olduğunda az çalışacaksınız ki çevrenizdekiler sizi kendilere rakip görmesinler.
Herkese gülümseyerek samimi olup arkasından kazıklar atacaksınız.
İşte tüm bu ve buna benzer eylemlerle böylesi dönen bir sektörde başarıya ulaşmanız mümkündür.
Çünkü buralarda ruh ve insanlık, bit pazarındaki bir eşya kadar bir değere bile sahip değildir.
Birşeyin oluru var mı sorusu bazen argoda şöyle ifade edilir “sen paradan haber ver”?
Alt metnin anlamı ise şu ; “para varsa herşey mümkün”.
Dil bir kültürün yansıması olduğundan bu örneği vermek istedim.
Belki kuramsal Söylemlerle bu yazıyı ifade etseydim kimseye ulaşamayabilirim ama böylesi bir düşünceyi böyle lay lay lom şeklindeki yazınca ise az buçuk birilerinin dikkatini çekebilirsiniz.İŞte işleyen düzenimiz de aynen bu mantık gibi işlemekte.
Peki neden birilerinin dikkatini çekmek önemli ki?
Çünkü o akıllı diye geçinen insanlara aptal olmadığınızı göstermek ve başkaldırmak için.Birlik doğurmak için…
Oyüzden de bu yazının dilinden dolayı TDK dan ve Türk Edebiyatından özür dilemek isterim.
Fakat amacım edebi birşey yazmak değildi zaten.
Sadece önemli birşeye işaret etmek istedim.
O da şu;
Haydi uyanın artık!!!!
Hayatın iplerini bulalım!!!!
Losers&Losers 